24 Kasım 2014 Pazartesi

LEZZETİN ADI: YOĞUNLAŞTIRILMIŞ ŞEKERLİ SÜT

Yoğunlaştırılmış şekerli süt lezzetinden haberdar mısınız? Eski Sovyet coğrafyası insanlarına değil sorum tabi ki, zira oralarda "squşenka"nın lezzetini bilmeyen yok... Zira bizim oralarda pasta kreması ancak ve ancak "squşenka" ile yapılırdı biz küçükken (gerçi çoğu evde halen öğle:)) Teyzem pasta için krema yaptığında bir kutunun en az yarısını kaşıklayıp bitirdiğimi halen hatırlıyorum. Sabahları tatlı-şekerli birşey yediğimde midemin bulanmasına, kalbimin çarpmasına rağmen masada "squşenka" gördüğümde dayanamadığımı da:) 


Yoğunlaştırılmış şekerli süt, gıda ürünlerinin uzun süre muhafaza edilmesini amaçlayan Amerikalı mucit Gail Borden'in icadı. Yani benim çocukluğumda bildiğimin aksine, bir Rus işi değil. Meyve suyu, çay, et gibi ürünleri uzun süre muhafaza etmek için çeşitli yöntemler geliştiren Borden ta 1856 senesinde hasta ineklerin kötü kaliteli sütünden zehirlenen bir kaç çocuğun ölümüne tanıklık edince yoğunlaştırılmış şekerli sütü icat etmiş. 1858'de Amerika'da dünyanın ilk yoğunlaştırılmış şekerli süt fabrikası kurulmuş. Ruslar ise yoğunlaştırılmış şekerli süt üretimine 1881 senesinde başlamış...
Şekerli sütün iki çeşidi var - birisi yoğunlaştırılmış şekerli süt, diğeri ise karamelize edilmiş şekerli süt,  birincinin uzun süre kapalı kabın içinde kaynatılması yoluyla elde edilebiliyor.  
Bu kadar hikaye yeter. Şimdi gelelim konunun en önemli kısmına. Yoğunlaştırılmış şekerli süt yapma fikri de nereden çıktı sorusuna yani.  Ben dolapta "squşenka" gördüğümde inanılmaz mutlu olurum ve o kutu bende hemen pasta yapma arzusu uyandırıyor. Yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz kutuları da Bakü'den dönüşlerimin birinde alıp dolaba atmış ve bir kaç ay sonra bulduğumda sevincimden havalara fırlayarak hemen bir ballı pasta yapıp bizim dans ekibine götürmüştüm geçen sene.  Ekipten bazı arkadaşların aklında kalmış, bu sene yine yapmamı istediler, ama gel gör ki evde "squşenka" yoktu. Bakü'den dönüşte "nasıl olsa evde var" düşüncesiyle almadım  - evde bulunan kutuları kullanım süresi dolduğu için attığımı ise ancak dönüp dolaba bakınca hatırlayabildim:) 
Ama o ballı pasta yapılacaktı, dolayısıyla, bir çözüm üretmem gerekiyordu. Türkiye'de yapılan pasta kremalarını benim ballı pastaya yakıştıramıyorum, onun için bu seçenek elemeye bile girmedi. Bakü'den gelen birisini bulmak ve "squşenka" getirtmek de kısa zamanda olası görünmedi ve uğraşmak istemedim.  Bir seçenek daha vardı - bizim oralarda eskiden yapılan çakma "squşenka" - bir bardak süt, bir bardak şeker ve 1 kaşık unun kaynatılması yoluyla elde edilen bir tür muhallebi kıvamlı bir karışım. Ama o da çok un koktuğu için sevmiyorum.  Ve en sonunda kararımı verdim - bir az zamanımı alacak, ama ben o "squşenka"nın orijinalini yapacağım:) Yaptım da. Şimdi sıra geldi size anlatmaya. Aslında bu kadar uzun anlatacak kadar zor bir şey yok. Gayet basit, ama sabırlı olmanız lazım:)
                                                             MALZEME LİSTESİ 

Süt            - 1 litre
Toz şeker -  200 gram 











                                                                                                                           YAPILIŞI 
1.Sütü geniş bir tencereye koyup orta yükseklikte ateşte 10 dakika pişiriyoruz. Kabarıp kaymağı üzerine toplanınca kenara alıyoruz ve 1 dakika bekletiyoruz.










2. Sütün kaymağını alıp atıyoruz. Tencerenin içine bir tahta kaşık atarak sütü çok düşük ateşte 2 saat pişiriyoruz.  Bu sırada sütün asla kaynamaması lazım - ocağı ona göre ayarlayın. Her 15 dakikada bir sütün üzerine toplanan kaymak kaşıkla alınıp atılacak. 2 saatin sonunda tencerede sütün 1/4'i, yani bir bardağı kalacak. 





3. İşte tencerede kalan o sütü süzgeçten geçiriyoruz.












4. Süzdüğümüz sütü başka bir tencereye alıyoruz, bir bardak toz şekeri döküyoruz ve karıştırıyoruz.













5. Orta ateşte şeker eriyinceye kadar karıştırıyoruz. Kaynamaya başladıktan sonra 1-2 dakika daha karıştırıp ocaktan almak yeterli olacak. Kıvamı koyu olmadıysa, 3-4 dakika daha karıştırarak kaynatın. Ocaktan aldıktan sonra oda sıcaklığına gelene kadar soğutun, sonra kullanın, ya da kapaklı bir kaba koyup buz dolabına kaldırın. Bir hafta içerisinde kullanmayı unutmayın ama:)




 
                                                                                                
                                                                                                                      HAZIR:) 

























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder